ODD Yönetim ve Denetleme Kurulu Üyeleri 2015 Türkiye Otomobil Pazarını değerlendirdi, 2016 beklentilerini paylaştı
ODD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Bayraktar”
“2016 iç tüketim ağırlıklı bir yıl olacak”
İç pazar, üretim ve ihracat, birbirini tamamlayan önemli faktörler. 2016 yılında büyümenin, geride bıraktığımız 2015 yılı gibi iç tüketim ağırlıklı olacağını tahmin ediyoruz. Bir süredir istenilen seviyelerde olmayan üretim yatırımlarının ise hız kazanacağını umuyoruz. İhracattaki artışın sınırlı kalacağına dair göstergeler de söz konusu. Bu bilgiler ışında 2016’da geçtiğimiz yıldan daha düşük bir iç pazar beklendiğini söyleyebiliriz. Her platformda dile getirdiğimiz üzere iç pazar büyüklüğü global arenada çok önemli bir parametre. O anlamda, iç pazarı büyütmek sektörümüz için büyük önem taşıyor.
2015 yılı ülkemiz için, iki defa gerçekleştirilen genel seçimler nedeniyle oldukça kritik bir yıl oldu. Belirsizlik ortamı ekonomik verilere de yıl içerisinde yansıdı. 2015 yılı içerisinde oldukça düşük seviyelerde seyreden tüketici ve ekonomik güven endeksleri hükümetin kurulmasıyla ülkede sağlanan güven ortamı neticesinde yükselişe geçti. Olumlu eğilimin bu yıl da devam edeceğini tahmin ediyoruz.
IMF Dünya Ekonomik Görünüm Raporu, 2016 Ocak ayı tahminlerine göre; dünya için 2016 yılı büyüme tahmininin %3,4 olduğunu görüyoruz. 2016 yılında, dünyanın büyüme konusunda lokomotifi olan Amerika’daki büyüme hızının %2,6, Türk otomotiv sektörünün ihracatı için son derece önemli yer tutan Avrupa için ise %1,7 seviyesinde olacağı tahmin ediliyor. 2016 yılında Türkiye’deki büyüme oranının Ocak ayında açıklanan revize Orta Vadeli Programa göre, %4,5 seviyesinde, son IMF tahminlerine göre ise %3,2 aralığında gerçekleşmesi bekleniyor.
Sektörümüz yönünden ihracatta en önemli pazarımız konumundaki Avrupa Birliği ülkelerinde, Amerika’da ve gelişen diğer pazarlarda büyümenin, yavaş bir seyir izlese de artış yönlü hareket etmesi bekleniyor.
Sonuç olarak önümüzdeki dönemde; ABD Merkez Bankası’nın (FED) ekonomideki iyileşmeye paralel olarak izleyeceği para politikası, Çin ekonomisindeki gelişmeler ve gelişmekte olan ülkelere etkisi, AB ekonomisindeki gelişim ve Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) ekonomik toparlanmayı desteklemek amacıyla parasal genişlemeye devam etme kararı, jeopolitik gelişmeler, TCMB’nin enflasyonla mücadele kararlığı, cari işlemler açığındaki gelişim, yapısal reformlara ait atılacak adımlar ve ekonomik aktivitenin gelişimi ile büyüme hızı bu yılın rakamlarında etkili olacaktır.
2016 yılı otomotiv sektörü toplam pazarının da bu yılın biraz altında, 900-950 bin adet aralığında olacağını tahmin ediyoruz.
Doğuş Otomotiv İcra Kurulu Başkanı Ali Bilaloğlu
“Sektörün 2016 performansını küresel etkenler şekillendirecek”
Türkiye otomotiv sektörü; ekonomik ve politik tüm olumsuz gelişmelere rağmen, 2015 yılında satış, üretim ve ihracatta gelmiş geçmiş en iyi yılını yaşadı. Dolayısıyla, otomotiv sektörü için 2015 yılını “üçlü rekor” yılı olarak tanımlayabiliriz.
2016 yılı ise bugünden bakıldığında, bu başarıların tekrar edilmesinin zor olacağı bir yıl olarak görünüyor.
Öncelikle tüm uzmanlar, içinde bulunduğumuz yılın dünya ekonomisi için zor bir dönemeç olacağında birleşiyor. Dünya ekonomisi son 25 yılın en düşük büyüme rakamına ulaşan Çin’den gelecek haberler ve Çin’in kendi ekonomisi için alacağı kararlara göre şekillenecek. Global olarak bakıldığında, yatırımlar ve büyüme rakamları hala 2008 mali krizinden önceki yılların altında kalıyor. Gelişmekte olan ülkeler krizin yaralarını sarmaya hala devam ediyor. Bu nedenle 2016 yılı için küresel ekonomide beklentiler çok da olumlu değil. Bunun üzerine, Ortadoğu’da halen devam eden belirsizliği, Rusya-Batı Dünyası arasındaki gerginliği, ABD’nin İran’a yönelik ambargoyu kaldıran anlaşmayı da eklerseniz, 2016 yılı için bugünden sağlam bir beklenti açıklamanın zorluğunu görürsünüz.
Ülkemiz için de yukarıda belirttiğim jeopolitik konular, ekonominin şekillenmesi açısından çok önemli etkenler olacak. Türkiye otomotiv sektörü özelinde de, sektörümüzün 2016’daki performansının işte tam da bu küresel çapta birçok etkenin haline göre şekilleneceğini düşünüyorum.
Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş CEO’su Ali Haydar Bozkurt
“Türkiye otomotiv pazarı 2015’te tarihi bir rekora ulaştı”
2016 yılında toplam pazarda yüzde 5 ila 10 arasında bir daralma öngörüyoruz. Ancak bu tahmin kesinlikle karamsar bir tablo olarak algılanmamalı. Pazar tahminimizi yaparken, siyasi ve ekonomik pek çok etkeni göz önünde bulunduruyoruz. Örneğin; 2015 yılında Türkiye toplam otomotiv pazarı 968 bin adetlik satışla tarihi bir rekora ulaştı. Bu başarıda öne çekilen talebin etkisi olduğunu ve dolayısıyla 2016 yılı satışlarını etkileyeceğini öngörmek gerekir.
Ayrıca Rusya - Türkiye ilişkileri ve Suriye’deki siyasal gelişmeleri de dikkatle takip ediyoruz. FED’in son açıklamaları ise olumlu bir ekonomik tablo çiziyor. Tüm bu verilere bakarak 2016 yılı pazar değerlendirmemizi oluşturduk, elbette yılın ilk çeyreği sonrasında tablo daha da netleşecektir.
Bununla birlikte, Toyota olarak 2016 yılı için yine yaklaşık 50 bin bandında bir satışı hedefliyoruz.
Çelik Motor Genel Müdürü Bora Koçak
“Sektörün yükselen grafiği 2016’da da devam edecek”
Türkiye Otomotiv Pazarı, her geçen yıl büyümesi ve toplam cironun artmasıyla ülkenin en önemli sektörlerinden biri haline gelmiştir. 2015 yılını rekor bir adetle kapatan sektör, yüksek satış rakamlarına ulaşarak, ağır ticari satışlarının da eklenmesiyle 1 milyonun üzerine çıktı.
Otomotiv sektörü, önümüzdeki dönemde dünya ve Türkiye ekonomisindeki gelişmelere bağlı olarak ilerleyişini sürdürecektir. Yılın ilk çeyreğine baktığımızda sektörün yükselen grafiğinin 2016’da da devam edeceğini öngörüyoruz. Heyecanla beklenen yeni modeller pazara çıkacak, yeni yatırımlar gerçekleşecek.
Sektördeki heyecana biz de KIA olarak önemli katkılar sağlayacağız. 2016’daki büyük sürprizimiz Yeni KIA Sportage oldu. Türkiye’de en çok tercih edilen KIA modeli olan Sportage, Şubat 2016’da tamamen yenilenmiş olarak pazarda yerini aldı. 2016 yılı bizim için önemli bir yıl olacak. Son dönemde artan iş hacmine bağlı olarak ve yönetim performansını artırmak amacıyla, yeni bir organizasyonel yapılanma gerçekleştirdik. Yeni yapılanmanın da getirdiği heyecanla, 2016 yılında faaliyet gösterdiğimiz alanlarda büyümeyi hedefliyoruz.
Borusan Otomotiv İcra Kurulu Başkanı Eşref Biryıldız
“2016 çok kolay bir yıl olmayacak”
Otomobil Pazarı 2015 yılında bir önceki yıla göre yüzde 23,5 büyüyerek 725 bin 596 adet satış ile rekora ulaştı ancak bunda özellikle yılın ikinci yarısından itibaren biz dahil birçok firmanın uyguladığı düşük kur, TL fiyatlandırma, satış- pazarlama kampanyalarının etkisi de göz ardı edilmemeli.
2016 yılı ise güncel koşullar gözönüne alındığında çok da kolay bir yıl olmayacak. Otomobil pazarı küçülmeyecek olsa da 2015 düzeyine ancak gelebilir. 2016 yılı Ocak ayında pazarda yüzde 5’lik küçülme yaşanırken BMW, Jaguar ve Land Rover’ın yer aldığı premium segmentin yüzde 6 civarında büyümesi toplam pazar içindeki payının 2015 yılında olduğu gibi yine yüzde 13 civarlarında olabileceğini gösteriyor.
2015 yılında üç Alman markasının bu sınıftan aldığı pay 2014 yılında olduğu gibi yine yüzde 88 oldu. Bu da bu segmentin artık büyük sıçramalar göstermediğini ve doyum noktasına ulaştığının işareti.
Biz de markalarımızla her şeye rağmen sürdürülebilir başarı için elbette günün genel koşullarını da tamamen göz ardı etmiyoruz, satış ve üretim planlarımızı değiştirmeden önce içeride personel planlaması ve tasarruf tedbirleri ile ilgili de önlemleri planlıyoruz.
BMW, elinde tuttuğu segment liderliğini 2015 yılında korudu ve 2016 yılında da bunu sürdürmek niyetinde. Borusan Otomotiv, 2015 yılı satışlarını yakalayarak segment içindeki payını koruyup en çok satış yapan BMW distribütörü olmaya da devam edecek.
MINI pazarları arasında en güçlü büyümeyi gerçekleştiren distribütör ünvanıyla da Borusan Otomotiv 2016 yılında da satışlarını ve segment payını koruyacak.
2015 yılında yapılanmasını sürdürürken pazar payı artışında dünya ikincisi olan Jaguar ise 2016 yılında satışlarını arttıracak. Bu markada 2016’ya damgasını vuracak en büyük silahımız ise Yeni Jaguar F-Pace, Land Rover’un 4X4 kabiliyetinden de faydalanacak olan Jaguar markasının 80 yıllık tarihindeki ilk SUV’u F-Pace tüm dünya ile beraber 2016 Nisan ayında Borusan Otomotiv Jaguar Land Rover showroomlarında yerini alacak.
Borusan Otomotiv olarak 12 yıldır projelerimizi 6 Sigma metodolojisi ile yapıyoruz. Öte yandan endüstride gittikçe düşen karlılıklara önlem olarak, otomobil satış ve servis işi dışında mobilite alanında projeler üzerinde çalışıyoruz. Dijital Dönüşüm için çalışmaya başladık Farklı iş yapış şekilleri arayışımız hep sürecek.
Opel Türkiye Genel Müdürü Özcan Keklik
“Avrupa otomotiv pazarında 6. ülke konumuna yükseldik”
Sektörümüz, 2015 yılında 1 (bir) milyonun üzerinde satış rakamına ulaşarak yılı başarıyla geride bıraktı. Sektörümüzün ulaştığı bu noktanın Avrupa pazarlarında ülkemizi 6. ülke konumuna taşıması sevindirici. Bu başarılı ivmeyi 2016 ve takip eden yıllarda da devam ettiriyor olmamız istikrar adına önem taşıyor.
Bu yıl Fed ve ECB'nin izleyeceği para politikalarının yanı sıra Çin ekonomisindeki gelişmeler, yapısal reformlara ilişkin atılacak adımlar, ekonomik aktivitenin gelişimi ve büyüme hızı sektörümüzü yakından etkileyen etkenler olacak. Bunlarla beraber yurtiçi yatırım ve doğrudan yabancı yatırım girişinin hızlanması tüm sektörler gibi bizim sektörümüz içinde olumlu atmosferin oluşmasına katkıda bulunacak. Avrupa Birliği ekonomilerinde istikrarın yakalanıyor olması ülkemiz birçok sektöründe ihracat rakamlarını olumlu yönde etkileyeceği gibi otomotiv sektöründe de ihracat rakamlarına olumlu manada katkıda bulunacak.
2015 yılında 1.6 Dizel Otomatik şanzıman seçeneği ile başlattığımız motor atağımız aynı hızla devam edecek. 2020 yılına kadar, 1 elektrikli otomobil olmak üzere 29 yeni otomobili satışa sunacağız.
2016 yılında ülkemiz pazarının geçmiş yıllardaki istikrarını sürdürerek gelişimine devam edeceğini öngörüyoruz. Bu istikrarlı gelişim içinde Opel markamızla yeni ve iddialı seçeneklerimizin katkısıyla geçmiş yıllara göre daha fazla satış ve pazar payı elde etmeyi hedefliyoruz. Ancak güçlü şekilde vurgulamak isterim ki satış ve pazar payı arttırma hedeflerimizi kadar önemli diğer bir hedefimiz de ‘’Opel markamızın müşterisini en fazla sahiplenen marka olma’’ hedefidir. Kurum olarak, bu konuyla ilgili çok önem verdiğimiz MyOpel projesini 2013 yılının son çeyreğinde hizmete sunduk. MyOpel kullanıcı sayımız bugün itibariyle 220 bini geçti. Geçen yıl önemli oranda müşteri kontak sayımızı artırdık ve ülkemiz otomotiv sektöründe konusuyla ilgili en aktif birim olduk. Bugün Opel sahipleri, servis ile ilgili talep ve beklentilerini kolaylıkla cep telefonlarına indirdikleri MyOpel uygulamasıyla bize iletebiliyorlar. Bununla birlikte müşterilerin taleplerini servise gelmeden önce tahmin etmek ve ona göre hazırlanmak üzere kurguladığımız ABC Servis Stratejisiyle Avrupa’da en iyi örnek olduk ve bu uygulamayı ABD’de yapmaya karar verdiler.
Müşteri odaklı bir kültür, sunduğumuz hizmetlerin ve servis sonrası yürütülen aktivasyonlarımızın, müşteri istek ve ihtiyaçları perspektifinden ele almaya devam etme kararlılığımız bundan sonra da ilerleyerek devam edecektir.
Mercedes-Benz Otomobil Grubu Pazarlama ve Satış Direktörü Şükrü Bekdikhan
“Beklentimiz, ülkemizi 2023 hedeflerine ilerlerken görmek olacak”
Otomobil satışları 2015 yılında bir önceki yıla nazaran yüzde 23,54 artarak 725 bin 596 adede ulaştı. Aynı dönem içerisinde Mercedes-Benz olarak satışlarımızı yüzde 31 artırarak 30 bin 333 adetlik rekor satış rakamına ulaştık. Toplam pazardan aldığımız pay ise yüzde 3,9 seviyesinden yüzde 4,1 seviyesine yükseldi. Endişelerle başladığımız, iki seçim dönemini barındıran ve döviz kurlarında sürekli bir hareketliliğin yaşandığı bu yılda, özellikle yılın son çeyreğinde yakalanan ivmelenmeyle hem toplam pazarda, hem de kendi satışlarımızda rekorlar geldi. 2015 yılında toplam satışlarımızın içerisindeki yüzde 37 oranıyla en önemli payı “Compact Segment”teki ürünlerimiz olan A-B-CLA ve GLA serilerimiz elde ettiler. Bunun yanısıra büyük beğeni toplayan yeni C-Serisi, 10 bin 500 adetlik rakama ulaşarak satışlarımızdan yüzde 35 pay aldı. Toplam satışlarımızın yüzde 87’si 1,6 litre hacmine sahip otomobillerden oluşurken, dizel satış oranımız yüzde 59 düzeyinde gerçekleşti.
2016 yılında müşteri memnuniyeti ve büyümeye odaklı, motivasyonu her zaman en üst seviyede olan bayilerimizle, satış ve pazarlama organizasyonumuzla birlikte en az geçtiğimiz yılın performansını sergilemeyi hedefliyoruz. Ancak gerek küresel piyasalardaki belirsizlikler ve gerekse döviz ve faiz piyasalarındaki hareketlilik, 2016 yılının pazar gelişiminde ana etkenler olarak kalacağından, iyimser bir tedbirlilikle planlarımızı oluşturacağız. 2016 yılında da başarı için en önemli husus, kısa ve uzun vadeli planlarımızı değişen günlük koşullara uyarlama yeteneğimiz olacak.
2016 yılının Mayıs ayından itibaren piyasaya sunacağımız yeni Mercedes-Benz E-Serisi, markamızın otomotiv endüstrisinde geldiği noktayı göstermesi açısından en önemli lansmanlarımızdan biri olacak. Bunun yanısıra yeni Mercedes-Benz C-Coupé , yenilenen Mercedes-Benz SLC ve Mercedes-Benz GLS gibi ürünlerimiz de 2016 yılında pazara giriş yapacaklar. Ayrıca 2016 yılının ilk aylarından itibaren yeni Smart Fortwo ve Fourfour’u pazara sunacağız.
Yeni yılda en önemli beklentimiz, huzur, barış ve hoşgörü ortamında ülkemizi 2023 hedeflerine ilerlerken görmek olacak.
Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar
“Ekonominin büyüyeceği ortamda otomotiv sektörü için de iyimseriz”
Türkiye’de 2015 yılını sektör ve ekonomik alanda pozitif bir tablo ile tamamladık. Otomotiv sektörü iç pazarda 2015 yılında, bir önceki yıla göre yüzde 26,1 büyüyerek 968 bin 17 adetlik bir performans kaydetti. 1 milyon 359 motorlu taşıt üretimi gerçekleştirildi. İhracat da büyük bir başarıyla tamamlandı, tüm dünya pazarlarına toplam 992 bin adetlik ihracat gerçekleştirdik.
Ekonomi alanında ise; 2015 Türkiye 3. çeyrek ekonomik büyüme sonuçları yüzde 4 ile beklentilerin üzerinde gerçekleşmişti. 3. çeyrek sonuçları açıklandıktan sonra yılın yüzde 3,5 büyüme ile tamamlanacağı açıklanmıştı. Ancak pozitif gelen 4. çeyrek sonuçları sonrası, 2015 yılı büyüme tahminleri revize edildi. Açıklanan yeni Orta Vadeli Program (OVP) kapsamında, 2015 için büyüme tahmininin yüzde 4’e yükseltildiği bildirildi. 2016 için büyüme beklentisinin yüzde 4.5, 2017 ve 2018 için de yüzde 5 olarak belirlendiği belirtildi. 2015 yılındaki bu rakamlar, 2016 yılı için güven teşkil ediyor. Ekonominin büyüyeceği ortamda otomotiv sektörü için de iyimser öngörülerimiz var. Filo pazarının öncülüğünde sektör satışları devam edecek.
Avrupa otomotiv pazarı da 2015 yılını yüzde 9,2 büyüme ile bitirdi. Yılın başında açıklanan Renault Grubu’nun tahmini ise 2016’da global pazarın 2015’e oranla yüzde 1 ila 2 düzeyinde rekor büyüme sağlayacağı yönünde. Ayrıca hem Avrupa pazarının hem de Fransa pazarının yüzde 2 oranında artacağı tahmin ediliyor.
Dünyada Emtia fiyatlarının düşmekte olması, Çin ve Rusya’daki ekonomik daralma ve FED’in tutumu bizim gibi gelişmekte olan ekonomiler için olumsuz sinyaller veriyor olsa da Avrupa Birliği’ndeki gelişmeler ümitli olmamızı sağlıyor. Bilindiği gibi Avrupa Birliği’nde parasal genişleme devam ediyor ve ekonomik büyüme gerçekleşiyor. İçinde bulunduğumuz coğrafyanın istikrarsız görüntü vermesine rağmen bu durum 2016’da otomotiv sektörünün olumlu etkilenmesini sağlayacak. Sektörün 2016 yılında 2015 seviyelerinde yani 900 binli satışlar olarak gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz.
Mazda Türkiye Genel Müdürü Nurkan Yurdakul
“2015 unutulmaz bir yıl oldu”
2015 pek çok yönden sektör için unutulmaz bir yıl oldu. İlk akla gelecek olan, otomobil pazarının 2014’e göre yüzde 23 büyümesi olabilir ancak ilk 6 aydaki yüzde 45 büyümenin ikinci altı ayda tamamen ortadan kalktığı bir yıl yaşadık. 2015 Haziranı’ndan sonra pazarın genel hareketi bir önceki yıla göre küçülme işaretleri verirken bir yandan da önceden planlanmış araç hareketi sektörde ciddi stok baskısı yaratmaya başladı. Özellikle Ekim-Kasım-Aralık içinde büyük oyuncuların 11 bin TL ve hatta üzerindeki indirim savaşları ancak 2014 adetlerini yakalamaya yardımcı oldu. Özellikle yıl boyunca şiddetle artan kur maliyetlerini hesaba katmayan bu kampanyalar hem rekabetin hem de tüketicilerin aklını karıştırdı. 2015 yılı sektörün psikolojik sınırı olan 1 milyon adede çok yakın kapansa da bunun maliyeti uzun süre şirketlerin hafızasında yer alacak.
Mazda olarak planlarımızı 2015 yılında 2014’e göre yüzde 50’ye varan bir büyüme öngörüsü ile başladık. Yıl içindeki gelişmeler, yeni CX-3 modelinin satışa sunulması sayesinde özellikle yılın 2. yarısındaki yüzde 0 büyümeye rağmen markamız 2015 ikinci yarısında, bir önceki yıla göre yüzde 52 büyüme gösterirken yıl sonu büyümemiz yüzde 36 oldu. Mazda olarak ürün çeşidi sayesinde gelişen bu organik büyümeden dolayı memnunuz. Özellikle 2015 son çeyreğindeki agresif indirim kampanyalarından satış ve karlılık olarak etkilenmeden iş modelimizin sağlıkla çalıştığını görmekten ayrıca keyifliyiz.
2016 Mazda’nın yeni kurumsal uygulaması ile 2012’de 6. Kuşak Skyactiv ürün gamının satışa sunulmasından bu yana önemli 2. atılımına adım atacağız. Mazda müşterileri ürün kalite, ekonomi ve performansındaki muazzam gelişimi showroom atmosferinde de yaşamaya başlayacaklar.
2016 ayrıca Mazda’nın yeni dizel Mazda3 modelinin de satışa sunuş yılı. Mazda’nın Türkiye’de organik büyümesinde önemli pay sahibi olacak bu model ile istikrarlı büyümemizi sürdüreceğiz. 2016 için Pazar beklentimiz 2015’e göre otomobilde yüzde 15 kadar daralma içerirken Mazda olarak büyüme beklentimiz bir önceki yıla göre yüzde 20 şeklindedir.
Volvo Car Türkiye CFO Nihat Tuduk
“2016 bir nefeslenme yılı olacak”
Dünya ekonomisinin yavaş bir ivmeyle de olsa büyüme trendini 2016 yılında da devam ettireceğini öngörüyoruz. Her ne kadar Çin’de süregelen yüksek büyüme oranları aşağıya doğru geliyor olsa da, ABD’deki ve Avrupa’daki mutedil ve Asya-Pasifik bölgesindeki yüksek büyüme pozitif görünümün devamını sağlıyor. Öte yandan, petrol fiyatlarının düşüklüğü Rusya’daki resesyonu körüklerken, Ortadoğu’daki siyasi risklerin artması Körfez ülkeleri ve diğer petrol ihraç eden ülkelerin büyüme oranlarını ciddi oranda aşağılara çekme potansiyeli taşıyor.
Bunların ışığında, dünyadaki otomobil pazarının ABD ve Avrupa ülkelerinin ekonomik büyümelerine paralel bir şekilde büyüyeceğini öngörüyoruz. Çin’de ekonomik büyüme yavaşlasa da otomobil pazarının büyümesini sürdürmesini bekliyoruz. Rusya’daki pazar küçülmesinin de baz etkisi nedeniyle sınırlı olacağını tahmin ediyoruz.
Orta Vadeli Program’da Türkiye’nin 2016 yılında yüzde 4,5 büyümesi öngörülmekte. Siyasi ve ekonomik reformların hayata geçirilmeye başlanmasının hedefe ulaşılmasında büyük katkı sunacağına inanıyoruz. Öte yandan Güneydoğu bölgesindeki terörün sona erdirilmesi, Irak ve Suriye’de siyasi istikrarı sağlayabilecek kalıcı barış konusunda gelişme sağlanması ilave motivasyon sağlayacaktır. FED’in faiz programı ve hükümetin cari açıkla mücadele kararlılığından hareketle bu yıl içinde olağanüstü kur artışları beklemiyoruz. Diğer taraftan, yüksek faiz oranları büyüme için kısıtlayıcı bir faktör olma durumunu devam ettiriyor.
Geçen yıl Türkiye otomobil pazarı yüzde 24 gibi çok büyük bir oranla büyüdü. Bu yüzden 2016 yılının bir nefeslenme yılı olacağını öngörüyoruz. Buradan hareketle, geçen sene 725 bin olan otomobil satışının 700-710 bin seviyelerine inebileceğini öngörüyoruz.
2015 Volvo Car Group için dünyada çok başarılı geçti; kendi satış rekorumuzu kırarken karlılığımızı da üçe katladık. Yeni nesil Volvoların ilk temsilcisi Volvo XC90 ile büyük bir başarıya imza attık. 2016 yılında Volvo S90 ve Volvo V90 ürünlerimizin lansmanını yapacağız. Volvo S90, premium sedan segmentine yeni bir soluk getirecek. Bu yüzden, 2016 yılının Volvo Car Group için yeni rekorlar yılı olacağına inanıyoruz.